(Tahmini Okuma Süresi: 1 dakika 23 saniye :)
“İkra” demişti O’ na, elinde metin olmadığı halde. Ve tekrar “İkra” dedi ümmi olduğunu bildiği halde. Üçüncü kez de “İkra” dedi “Ben okuma bilmem” cevabını kabul etmeyerek.
Ve o kutlu ayetlerle okumaya başladı Kainatın Efendisi. “Yaradan Rabbinin adıyla” okudu kainatı. Hikmetle baktı yaratılmış olana ve görünenden ötesini gördü.
Ben de sizlerle bugün görünenin ardına bir tefekkür yolculuğuna çıkmak istiyorum. İnsanı okuyalım, kendimizi okuyalım güzel mi güzel bir çiçekten.
Birçok ismi olsa da biz onu “Lotus Çiçeği” olarak biliyoruz. Nelumbo cinsinden yağmur ormanlarında yaşayan bir bitki türü. Lotus çiçeği bir su bitkisidir. Suyun yüzeyinde, toprak gereksinimi olmadan yaşar. Ve özellikle bataklık gibi çamurlu sularda, sulak alanlarda yetişir.
Buraya kadar “bataklık çiçeğinden mi bahsedeceksin?” demiş
olabilirsiniz. Evet öyle yapacağım 😊 Aslında düşündüğümüzden daha fazla kendimizi
bulacağız bu çiçekte ve belki de kendimizden daha fazla Kainatın Efendisini.
Lotus çiçeği bataklıkta yetişmesine rağmen en temiz
çiçeklerden biridir. Yapraklarındaki nano sivrilikler sayesinde asla kir
tutmaz. Su gibi kapiller çekim tutunması olan maddeler dahi onun üzerinden akıp
gider. Tıpkı çölün ortasında açmış gül kokulu Efendimiz aleyhisselam gibi.
Cahiliyenin tüm çirkinliği içinde tertemiz kalabilmeyi başarmış, zerre
kötülüğün yer bulamadığı kalbi gibi.
Beyaz lotus gibi görenin gözlerini alamadığı güzelliği ve
masumiyetiyle ulaşmış kalplere. Aydınlanmayı temsil eden pembe lotus gibi nur
getirmiş cahiliye karanlığına. Kırmızı lotus gibi sevgi ve şefkat timsali olmuş
taştan katı yüreklere karşı. Ve dahi mavi lotus gibi derin sırlar gizlemiş
içinde, ilahi bilgeliğin temsilcisi olmuş.
Lotus çiçeğini yetiştirmek için büyük bir saksıya ya da göle
sahip olmanız gerekir. Buna herkes sahip olmayabilir ama gelin sevgili okur
kendimizi bir lotus çiçeği gibi yetiştirmeye niyet edelim. Öyle ki kalbimiz
lotus bahçesi olsun. Sayısız çirkinliğe maruz kaldığımız bu ‘modern cahiliye’
çağında tevbe ile temizlenelim, kir tutmayalım. Bakanlar artık etraftaki kirin
içinde bu güzelliği görüp huzur ve umut hissetsinler. Rabbimize önce kulak
sonra gönül verelim ki vahyin ışığı düşsün üzerimize. Dimağlarımız nurlansın,
hikmet sahibi olalım. Ve dahi suyun üzerinde topraksız yaşayan lotus gibi tüm
bağımlılıklarımızdan kurtularak yalnız Allah’a dayanalım, O’na teslim olalım.
Yerlere göklere sığmayanın sığdığı güzel kalplere
sevgilerimle…
/VİSAL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder