19 Ekim 2022 Çarşamba

Yolun Dönemeçleri Serisi -5- ANIN DAYANILMAZ HAFİFLİĞİ




Hekimelik Yolu yazarları olarak hayattaki dönüm noktalarımız üzerine yazma kararı verince içinde bulunduğum durumu etraflıca sorgulamaya başladım.

Allahualem, halihazırda hayatımın bir dönüm noktasına tanıklık ettiğimi düşündüm. Tıp fakültesi bitiyor, öğrencilik hali sona eriyor, sahaya çıkıp mesleğimi icra ermek gibi elle tutulur işler yapmaya hazırlanıyordum. Uzun zamandır olmadığım kadar mutluydum çünkü öğrencilik benim için artık bir araf, bir yük haline gelmişti. Ne istediğimi biliyordum. İlk atamaya katılacak, düşünülenin aksine acil yazacaktım hem de. Eylül TUS'una girecek, acil tecrübemden yola çıkarak uzmanlık için Genel Cerrahi ya da Acil Tıp seçeneklerinden birine karar verecektim. Bu bölümler de kazanması nispeten kolay olduğu için uzun zamandır ciddi bir TUS çalışmasına girişmemiştim.

Mezuniyet törenimizden sonra okulun bitmesine henüz iki hafta vardı. Ve biz nasipli 21 kişi bu süreci "Acil Cerrahi" stajında geçirecektik. İntörnlüğün en zor stajı... Acil Tıp ve Genel Cerrahi branşlarını 
isteyen ve aralarında kalan benim içinse büyük bir tecrübe imkanıydı.

Ancak heyecanla başladığım bu staj süreci beni mental ve fiziki olarak zorlamıştı. İlk defa ilgilendiğim bir hastayı kaybetmiştim. Son girdiğim ameliyatla iki etmişti. Bunu bir de hastanenin en sevdiğim alanında, ameliyathanede yaşamak daha üzücüydü. Bunlar ve ölümle sonuçlanmasa da birçok travma hadisesine şahit olmak bir an için çok gelmişti. Ve kendimi bu işe hazır hissetmediğimi fark ettim. Bu yoğun stajda durup düşünecek bir "anım" bile olmamıştı. İhtiyacım olan bu anı, kurtulmayı dört gözle beklediğim öğrencilik halimin devamı ile elde etmiştim. Elhamdulillah dedim. Elhamdulillah ala kulli hal.

Sözün özü, okulum uzadı. İkinci sınıfta kaldığım bütünleme gibi... Ve bu beni o kadar rahatlatmıştı ki...

Dünya hayatı için tek bir ideal süreç yoktu, olmamalıydı. Bu kendi ürettiğim, toplumca diretilen zorunluluklar altında ruhumu ezmekten vazgeçiyordum yine, yeniden... Allah'ın bir kaderinden diğerine kaçıyor, tebdil-i mekanda bir süreliğine de olsa ferahlık buluyordum.

Soracak olursan Sevgili Okur: "Sonuç olarak... Ne yazacaksın?" 
Bilmiyorum. (Ve yaklaşık 6 günüm var. :)
Ama O'nun bildiğini idrak ettiğim ana sığınıp hafifliyorum.

/LeyluNehar
  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hanım Sahabelerimiz Serisi -3- Hz. Ümmü Seleme Bint Ebi Ümeyye (ra)

  DİRAYET TİMSALİ ÜMMÜ SELEME BİNT EBİ ÜMEYYE ( R.A) Hayatından kısaca bahsetmeden önce belirtmek isterim ki sahabe efendilerimizin hayatlar...